Felsefenin Tesellisi



Felsefeyi elit zümrenin “hegemonya”sından günlük yaşama indirme çabalarından biri olarak görülebilen bir eser olan Alain de Botton’ın “Felsefenin Tesellisi” kitabı hakkında olan yazımı okuyabilirsiniz. Hayat her zaman bize altın tepside sunmaz güzelliklerini ama üzerine düşündüğümüzde ondan alacağımız dersler ve bilgelik için de düşünme becerimizi geliştirmemiz gerekir. Hayatı anlama ve anlamlandırma çabası içerisinde geçen bir ömür üzerine konuşulacak çok öğe vardır. Yazarın seçtiği filozoflar için günlük sıkıntılarla ve zorluklarla baş edebilme noktasında öğreneceğimiz dersler sayesinde onların hem ustalık hem de rehberlik konusunda aşka, ölüme, yalnızlığa ve başarısızlığa dair görüşlerini öğreneceğiz. Farklı bakış açılarından hayatı görebilmenin insanı ne kadar zenginleştirdiği ve çoğalttığı çok açıktır o zaman kitaba bakalım…

 

Felsefenin Tesellisi Üzerine

İnsanı diğer canlılardan ayıran düşünme becerisinden dolayı Aristoteles’in “İnsan düşünen bir hayvandır.” Dediği birçok kişi tarafından bilinir. Burada Latince “anima, animus” yani can, ruh anlamına gelir. Yabancı dillere çevrildiğinde bazen yanlış anlaşılabilmektedir. Hayata karşı her zaman belli bir yerde durdurdukları ve literatüre kazandırdıkları bilgiler için bugün filozof olarak anılan insanlar da kendini bulma ve felsefe yapabilme amaçlarının ötesinde felsefeyi yaşam tarzı olarak görmüşlerdir. Sadece akademik yazında bir akımın öncüleri olarak görülen bir üniversitede bir ders olarak okutulan filozoflar hakikaten de bir “ders”tir. Hayatı tüm olumsuzluklarına rağmen kabul edebilmek ve bunu değiştirmek yerine onu farklı değerlendirmek daha kabul edilir olmaktadır.

 

Felsefenin Tesellisi Özet

Altı kadim filozofun düşünceleri ve perspektifleri üzerinden modern hayattaki problemleri yeniden ele alan bir rehber kitaptır. Günümüzde pek bir popüler olan “popüler”olma çabası Sokrates üzerinden anlatılmıştır. Çıplak ayaklarıyla Atina sokaklarında dolaşarak gençlere felsefe anlatan ve dönemin yönetim anlayışını eleştiren Sokrates ölüm cezasına çarptırılmıştır. Savunmasında ise haksız yere ölüme mahkûm edildiği halde “haklı yere beni ölüme mahkûm etseler daha mı iyiydi?” der. Çok paraya sahip olmadan yaşamak bugünkü toplum için biraz uzak gibi görünebilir ancak onun yerinde Epiküros’un özgürlük ve dostluk anlayışını koyunca daha anlamlı görünmektedir. Biz dış koşulları değiştiremeyiz ancak ona yüklediğimiz anlamları değiştirebiliriz. Acılarımızı Seneca gibi yetersizliklerimizi Montaigne gibi aşklarımızı Schopenhauer ve güçlüklerimizi Nietzsche gibi değerlendirebiliriz. 

 

Felsefenin Tecellisi

Felsefenin başlangıcı olarak her ne kadar Miletos görünse de Antik Mısır, Hint, Çin kaynaklarında da felsefe vardır. Ancak doğaüstü güçler ve mitolojiyle çok girift bir yapıda olduğu için felsefeye sadece felsefe olmak açısından bakan doğal olanı doğal olanla açıklama çabası içinde olduğu için felsefenin doğum yeri olarak Antik Yunan kabul edilmektedir. O zaman ele alınan sorular ve sorunlar bugün hala güncelliğini korumaktadır. Değişen sosyolojik, kültürel, teknolojik gelişmeler ışığında hala sormaktan ve sorgulamaktan kendimizi alıkoyamadığımız konular vardır. Çünkü insan ve insana ait durumlar hala aynıdır. Değişmeyen tek şeyin değişim olduğunu söyleyen Herakleitos bugün bizi görse eminim hala “aynı nehirde yıkandığımızı” görecektir.

 

Felsefenin Tesellisiyiz

Evet Antik Yunan’ın tozlu yollarının değil felsefenin tesellisiyiz. Hayatta nerede durduğunu, ne olduğunu ve neye ulaşmak istediğini bilen “seçkin” bir azınlığa hitap ediyorum. Sadece felsefe bilgim değil ayrıca yazılarımda da felsefi bir dile sahip olduğumu söylemeliyim. Felsefe ne işe yarıyor? Diyenlere inat okuduğum ve yazdığım bu bilgi dalıyla sadece ne olduğunu değil ne olmadığını da göstermek için açtım bu blogu. Tarihsel bir felsefi serüvene katılmak isteyen kişilere ve öğrencilere veya öğrenmek isteyenlere benim perspektifimden bir imge sunmayı planlıyorum. Teselli kaynağı arayanlar her dönem tecelli eden bir sorgulama disipliniyle eminim değişecek ve dönüşecektir. Jaspers’ın dediği gibi: “Felsefe yolda olmaktır.” Yolumuz aydınlık olsun.

 


Yorumlar

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Sanat Nedir?

Resim
  Sanat, estetiğin vücut bulmuş bir hali olup alımlayıcıda estetik haz yaratmayı amaçlayan, günlük deneyimlerin dışında farklı bir yaşantı kazandırmak, “yaratarak” anlam yaratmak ve insanın, doğanın sadece iki boyutlu en ve boydan ibaret olmadığını ayrıca derinliğin de bulunduğunu ortaya koymayı amaçlayan, insana “insan” olmayı insani yollarla anlatan bir kültür öğesidir. Var oluşu insanlığın tarihi kadar eski olup her bir kültürde ona ait yaşantıları sunan tanımını yapmanın onu üretmekten daha zor olduğu bir işleve sahiptir. Sanatçının hayal gücü, dünyaya bakış açısı, psikolojisi, kültürel zenginliği ve duygu dünyasının birer uzantısı ve dışa vurumu olarak her bir alımlayıcıda farklı bir anlam zenginliği ve duygulanım yaratır. Bir mesaj kaygısı ve siyasi propaganda olarak üretilebileceği gibi sadece öznel bir dışavurum olarak da “dünyaya gelebilir.” Yaratmak, Tanrı’nın bir insana verebileceği en güzel hediyedir çünkü kendi parçasından vermiştir ve sanatın hangi dalıyla ilgileniyor...
Devamı

Mutsuzluk Yaşama Beceriksizliği Midir?

Resim
  Mut sözcüğü tamamen Öz Türkçe olsa da zamanla değişmiş ve bir isteğe ulaşma sonucunda elde edilen kıvanç anlamına gelmektedir. Muta sahip olmak yani mutluluk, acıdan kaçma bedensel ve ruhsal hazlara ulaşmak isteyen insanoğlu için önemli bir konudur. Moral, moral-e olan ve kökeni Latince’den gelen ahlak sözcüğü felsefi bir içeriğe sahip olsa da günlük dilde modumuzu ifade etmek için kullandığımız bir kelimeyi ifade eder. Doğada adalet yoktur ve hiç kimsenin hayatı mükemmel değildir gerçek anlamda bakıldığında. Ne para ne aşk ne sonsuz saadet olarak ifade edilebilecek ve geçici olmayan hiçbir durum, olay, kişi, nesne yoktur. Bu kadar “faniliğin” içinde kalıcı olanı bulmaya çalışmalı ve ruhsal doyumu görece daha az geçici olanlar üzerine kurmalıyız.   Mutsuzluk Nedir Felsefe? Felsefi açıdan mutluluk bir tamamlanma ve ereğe uygun davranışlar sergilemekle elde edilen bir hazdır. Bazı filozoflar bunu bedensel bazıları ruhsal hazlarda ararlar ancak çoğunluğu ruhsal olana yöne...
Devamı

Felsefenin Temel Problemleri

Resim
  Felsefe;   insanın varoluşunu anlamlı kılmaya çalışan, “var olan” hakkında bilgi sağlayan, değer yaratan, bilimsel gelişmelere yardımcı olan; epistemoloji, ontoloji, etik,   metafizik, ve mantık gibi temel alanlarda incelenen bir disiplindir. Bir konu üzerine konuşabilmek kuşkusuz zihinde bir imge gerektirir. Var olmayan bir nesne düşünürken bile var olan bilgilerimizden ilintilerle onu ifade ederiz. Bunun için varlık felsefesi yani ontoloji, bilgiyi önceler. “Ne”lik soruları bir kavramın özüne ait olduğu için felsefi sorulardır. Varlık nedir? Bilgi nedir? Gibi. Diğer insanlarla birlikte yaşamanın gerekliliği etik problemleri getirir. En önemli kavramlardan biri de tabii ki Tanrı’dır ve bu da metafizik problemlerin başlangıcıdır. Bütün bunların yanında eğer sağlıklı felsefe yapmak istiyorsak mantık ilkelerini tüm düşünme faaliyeti boyunca kullanmalıyız.   Felsefenin Temel İlkeleri Doğru düşünme bilgisi olan sistematik bir faaliyet olarak belli ilkeleri bulunm...
Devamı